İSYANCILARIN ELİNDEKİ BİR AKŞEHİRLİ ÖĞRETMEN: HOCA AHMET EFENDİ

Delibaş Mehmet, 3 Ekim 1920’de Uluırmak mahallesi tarafından isyancıları ile birlikte Konya şehir merkezine girdiler. Şehre giren asiler  çeşitli yerlere baskınlar düzenlemeye başladılar. Bu baskınlardan biri de Darülmuallim ve Askeri Rüştüye Mektebi’ne yapıldı.

            Delibaşın şehri bastığı anlaşılınca mektebin kapıları sıkıca örtülüp, arkasına kum torbaları yerleştirilerek savunmaya geçildi. Yapılan müsademelerde okul penceresine mevzilenen talebeler daha önce Arapkirli Yüzbaşı Osman Nuri Bey’le mülazım ve mektep muallimi olan Celalettin Ali Bey’in İnceminare silah deposundan getirdikleri silahlarla asilere karşı altı saat süren bir direnme gösterdiler. Çarpışma esnasında iki talebe yaralandı. Beklenmedik bir direnme ile karşılaşan Delibaş Mehmet mektep kumandanı olan Tenzil Bey’e haber göndererek teslim olmalarını istedi. Nihayet eldeki cephanenin yetersiz, yiyeceğin bulunmaması ve talebeleri de düşünerek ikinci gün teslim oldular. Talebelere dokunmayan isyancılar Tenzil Bey ve diğer zabitlere, içlerinde Akşehirli Hoca Ahmet Efendi de olan hocalara hakaret ederek dövdüler ve tutukladılar. Daha sonra buraya gururla gelen Delibaş Mehmed, yaptığı konuşmada mektebin adını “Delibaş İdadisi” koyacağını söyledi.

            Asiler, tutukladıklarını adeta merkez hapishanesi haline çevirdikleri Piri Paşa Camii’ne getirdiler. Nitekim Akşehirli Hoca Ahmet Efendi, Tenzil Bey, Jandarma Yüzbaşısı Nevzat, Komiser Muavini Rıfat, Teçhizat Ambar Müdürü Yüzbaşı Asaf Bey ile yakalanan ne kadar zabit, jandarma ve memur varsa burada bulunuyorlardı. Asiler bunlar hakkında idam kararı verdiler. Şehrin beş saatlik uzağında bulunan Çimenlik mevkiine götürdüler. Hemen hepsinin elbiseleri, ayakkabıları alınmış, sadece “don-gömlek” bırakılmışlardı. Bir çokları yaralı vaziyette bulunuyorlardı.

Çimenliğe getirilen kafile asiler tarafından kurşuna dizilmek üzere iken Delibaş Mehmet’e affedilmeleri için talepte bulunuldu. Talebi kabul eden Delibaş Çimenliğe gelerek bir katliama engel oldu. Kafile Konya’ya getirilerek hükümet konağının bodrumuna hapis edildi.